14 Haziran 2005

Mektuplar
Mehmet Nusret Tura,İnsan Yay.,1995
Hazırlayan:M.E.Kılıç


Mehmet Nusret Tura'nın, gemide çalışan(kaptan,ikinci çarkçı?) müridi Sabri Bey'e mektupları.71 mektup, Nisan 1961'de başlayıp Ocak 1968'de son buluyor. Son beş mektup tarihsiz.

Önsöz'de belirtildiği üzere, mürîd mürşid ilşikisinin yüz yüze gerçekleşemediği hususî hallerde hem hasret gidermek hem de müridin rüyalarının/zuhûrâtlarının yorumlanması için mektuplaşma yolu seçiliyor.
Mürîdin seyr-i sülûkunda karşılaştığı engeller, takip etmesi gereken dersler, rüyalarının kendine özel yorumları İstanbul'da olamadığı zamanlar yazışma vasıtasıyla hallediliyor.

Mürşid'in müridine "nûr-u aynım", "hakikatli yavrum", "nûr-u dîdem", "efendim" gibi hitapları hem bir baba şefkatini hem de eski zamanlara ait zarafeti gösteriyor.
17.Mektup'tan:
"..Denizdeki acaip mahlukları görmekliğiniz dolayısı ile celallenmiş idim. Öyle ya denizde balık var inci var. Sen tut da acaip mahluklarla uğraş.."

19.Mektup'tan:
"..Rabıtasız. Zabıt ve rabıtasız. İlahi alemde kendinden geçerek şevk,zevk ve neş'e içinde değil.Bir yük taşır gibi, altı cihetin kapısını kapar gibi değil murakabaya varmış bir peygamber gibi, Allah'ın azameti karşısında erir gibi değil, kendi yaptığı puta tapan bir maragoz gibi bir hal arz ediyor zuhuratlar.Elinde bir tabanca var adam öldüremezsin. Denizden balık değil de olmayacak hayaller bekliyorsun. Eline çiçek verirler koklamazsın. Dikkatli bakmaz yere düşürürsün...Biliyorum ki çok güzel zuhuratların da var.Aferin diye poh poflasam nefsiniz size memnuniyet ve varlık bahşedecek.İplerle arza bağlı olan bir balon uçabilir mi?..."
*
Nusret Tura'yı tanımıyorum, bu kitabı 4-5 yıl önce satın almıştım, geçenlerde bir kitapçıda kelepir bölümünde görünce üzülmüştüm.1 hafta sonra tekrar gittiğimde kitap o bölümden kaldırılmıştı.
İndirimli bölümlerde kendimce önemli gördüğüm kitapların olduğunu görmek tuhaf bir his yaratıyor. Hangi fuar hatırlamıyorum Akçağ Yay.'ın standında Sadık Yalsızuçanlar'ın kitaplarının 2 ytl.'ye satıldığını gördüğümde de aynı his oluşmuştu. Yalsızuçanlar, okuyup da anlayamadığım yazarlardan biri, yine de böyle olması canımı sıkıyor.
Sezai Karakoç'un şiiri %50 indirimli rafında olmamalı, açık bir penaltı bence.
Karakoç'un kıymetini belirleyecek bir kişi değilim, kitabının orada bulunması O'nun için bir kusur mudur ayrı bir tartışma ama "şiir okuruyum" diyen insanlar buna müsaade etmemeli. Ben öyle biri olmamama rağmen o kitabı orada bırakmıyorum elimden geldiğince.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Belki malumunuzdur ama yine de söyleyeyim; Nusret Tura Efendi'ye ait, aynı yayın evinden çıkmış ve yine Mahmud Erol Kılıç tarafından hazırlanmış başka kitaplar da mevcut. Onları da şiddetle tavsiye ederim..

Aradan beş yıldan fazla zaman geçmiş, Sadık Yalsızuçanlar'la aranız şimdi nasıl acaba?

ilber dedi ki...

şimdi baktım da "hazırlayan m.e.kılıç" yazmışım muhtemelen o zaman beyfendiyi tanımıyordum. kısaltmayı haketmeyen biri, fuarda kendi kitaplarını araştırıp bi tane alabilirim.
yalsızuçanlar'ın artık(?) çok kitabı var,ben yine de mesafeliyim-bu benim şahsi engellemelerimden kaynaklanıyor.bazı yazarları okumak için daha vaktim varmış gibi gelir.
saygılar.